3.7.11

Bugün kederliyim, kötüyüm bugün...



Masum bir aşkla giydiğim siyah kırmızı formamı çamura bulaştıranlar olmuş. Bugün öğrendim. Duyduğumda inanmak istemedim. Gidip dolabımı açtım, baş köşede duran en eski formama baktım hemen. Bıraktığım gibi duruyordu: Meşale yanıklarından oluşan delikleri, gol sevincinde kendini kaybeden -adını bilmediğim- bir amca tarafından çekildiği için sökülen dikişleri ve yine 90'da yediğimiz bir golün göz yaşları, görünmese de, üzerindeydi hala.

Bugün utanarak izlediğim haberlerde adı tatsız cümlelerde geçen takım, kim ne derse desin, benim aşık olduğum Eskişehirspor değil. Benim asıl aşık olduğum takım, hangi şehirde olduğunu bile hatırlayamadığım takımdan 7 gol yediğimiz yıllarda giydiğim; büyük şehirlerin küçük semtlerinde bulunan ve yalnızca bilmek zorunda olanların bildiği ara sokaklarda, stadyumun yerini sormak zorunda kaldığımız deplasmanlarda eskittiğim, şimdilerde dolabımda duran formayla bütünleşen Eskişehirspor. Dolaptaki o forma hala siyah ve hala kırmızı. Renkleri hala canlı, arması güzel. Üzerine sıçrayan çamur iz bırakacak, biliyorum ama hiç bir çamur, siyah ve kırmızının solmasına izin vermeyecek, bunu da biliyorum.

Çok maç kaybettik, küme düştük, fark yedik, vs... Ama tarihinin hiç bir döneminde bu kadar utanmamıştım bir Eskişehirspor taraftarı olarak. Bu lekede emeği geçen herkese tek tek saygılarımı(!) sunuyorum...