Zor zamanda geldiniz
Bağrımıza bastık
Ölmeyi haram kıldık kendimize
Tahtına oturtmadan ESES’imizi
Bu uğurda sineye çektik
Günahınızı sevabınızı
Gönüldaşım çıktı haykırdı
Anlamıyorlar bizi
Yazarız dedik
Söyleriz dedik
Çizeriz dedik
Anlatırız sevdamızı
Anlatırız devrimlerimizi
Anlatırız
Anlatırız dedik
Eskişehirspor’un gerçek anlamını
Sanala bağlandık anlattık
Sütun sütun yazdık anlattık
Sazın teline vurduk anlattık
Lafın belini kırdık anlattık
Bağırdık
Çığırdık
Gırtlağımızı patlattık
Anlattık
Şiirler yazdık
Nameler düzdük
Yetmedi besteler yaptık
Anlattık
Anlattık babam anlattık
Siz yine de anlamadınız
Eskişehirspor’u sadece futbol takımı sandınız
Bilemediniz
Anlayamadınız
O’nun
Beden siz bir ruh olduğunu göremediniz
Kara gözlü
Kızıl saclı
Sevgilimizi siz hiç tanımadınız
Göremediniz bilemediniz
Kızılcıklı’da sol böğrümüze saplanan hançeri
Acılarına aldırmadan
Söküp çıkarırken
Ankara’dan getirdiğiniz hançerle
Şah damarımızı kestiniz
Acı üstüne acı verdiniz
Bir hançeri sökerken biz
Siz hançer üstüne hançer vurdunuz
Biz Kızılcıklı’nın namusunu kurtarırken
Siz kutlu mabette kanarya beslediniz
Siz ne Anadolu Yıldızı’nı anladınız
Ne de Kırmızı Şimşekleri
ESES deyince herkes alkış tutarken
Siz nazi subayları sandınız
Anlamadınız
Bilemediniz
Kara&Kızıl sevdamızı göremediniz
Tribünlerde en güzel türküler söylenirken
Siz cinconlu türkücü getirdiniz
Siz anlamadınız ama bin anladık
Anladık ki,
Gözünüz kör
Diliniz lal
Kulağınız sağır
Zihniniz durağan
Altmışbeş’ten
Yetmiş beşe
Bir avuç yürekli adamla
Fethetmişken
Anadolu’nun sevdalı yüreklerini
Şimdi sayenizde utanır olduk
O yüreklerden
Sporcu’nun
ZEKİ
ÇEVİK
Ve
AHLAKLISI’nı
Seven Atamızın yolundan sapmadan
Dürüstlüklüğümüzle
Gönüllerde taht kurmuşken
Şimdi ahlaksızlıktan yargılanır olduk sayenizde
Belli ki sizin umurunuzda değil
Utanmak
Yine bize düştü…
Anlamadınız bizi anlamadınız
Paramızı çalın
Yiyin efendiler yiyin
Der geçeriz…
Takımı en alt kümelere düşürün
- Sen şampiyon olmasan da…
Diye türküler söyler coşarız yine de
En pahalı bileti bize satın
Evin kiremitlerini satar
Yine de geliriz o kutlu mabede
Bırakın
Kapatmayın açık tribünü
Hatta sökün gitsin
Kapalının üstünü
- Yağmurda çamurda seninleyiz
Diye besteler yapar oynarız
Yağmur sevişir, rüzgarla dans ederiz
Her şeye eyvallah deriz
Kara&Kızıl sevdamız uğruna…
Bir tek hazinemiz var bizim
Atamızdan yadigar
AHLAK’ımız var…
Biz Bolel’in önderliğinde
En Zeki idik
En Çevik idik
Ve en önemlisi de en Ahlaklı idik
Sizin önderliğinizde
Ahlaksızlıktan yargılanır olduk
Yaktınız yüreğimizi
Ölüm oyununun son perdesini koydunuz sahneye
Yeter artık
Oyun bitti
Terk edin o kutlu mabedi…
Birden yediye dizildi
Kahır mektupları
Hoca’nın yüreği ezim ezim ezildi
Hem gönlünün
Hem gönüldaşının
Hislerine tercüman oldu
Sesine kulak verin
Hatalarını örtüverin
Bir an evvel buralardan gidiverin….
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder